7.6.10

Uykusuzluk


Bir Nba maçını masum yapacak kadar kronik bir sorunum bu. 
Artık gözlerimi acıtıyor, neşemi kaçırıyor, algılamadaki eşik değerimi kilometrelerce aşağıya çekiyor. Milenyumum veba salgını bu olsa gerek. Hatta daha da beteri, çünkü öldürmüyor bu, süründürüyor. Evet, bildiğin süründürüyor. Ismarlama birkaç saatlik uykudan sonra sürünerek kalkıyorum yataktan.
"Hayat uyku ise, sevgi onun rüyasıdır..." sözünü haklı çıkarırcasına beni rüyasız bırakıyor. Beni masalsız bırakıyor...
"Rüyalarınızı gerçekleştirmek için önce onlardan uyanmanız gerekir" sözünde geçen 'gerçekleştirme', eylem planının henüz ilk satırında çuvallıyor...
Ah önce eksiksiz bir uyuyup rüya görsem şöyle hayırlısıyla demekli olmaktan ağırlaşan kirpiklerimi unutup çenemi yoruyorum.



Kelimeler, Fransızcadan kopup gelmiş gibi oluyorlar. Ben mi kelimeye Fransız oluyorum yoksa kelime zaten Fransızca mı orası da hep ayrı mesele zaten...
Kafamdaki sayılar köy düğünü yaparcasına gürültü oluyorlar.
Her kaybedişimin birlikte getirdiği oluyor...
Her gecemin küskün ama ayrılamayan arkadaşı oluyor...
Her sorunumun kusursuz bahanesi oluyor...  
Her sorunumu çözmek için sözde daha fazla zaman sağlıyor...
Her sorunumun...
Her.

0 yorum:

Yorum Gönder

 
Okuduklarınız tamamen benim yazdıklarımdır.
Okuduklarınız tamamen size kalmıştır.
yine beklerim.